Çin'den İran'a Gizemli Kargo Uçuşları: İsrail Saldırıları Sonrası Gözden Kayboldular

Çin'den İran'a Gizemli Kargo Uçuşları: İsrail Saldırıları Sonrası Gözden Kayboldular
Jul, 16 2025

İran’a Doğru Kaybolan Çin Kargo Uçakları

Haziran 2025’in ortasında, Çin’in farklı kentlerinden havalanan en az üç Boeing 747 kargo uçağı, Ortadoğu’da suların bir kez daha ısındığı bir dönemde rotalarını batıya çevirdi. İsrail’in İran nükleer altyapısına vurduğu yüksek profilli saldırıların hemen ardından yaşanan bu olağan dışı Çin kargo hareketliliği, bölgesel dengelerin değişebileceği endişesine yol açtı.

Uçuş rotaları; önce Kuzey Çin ardından da Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan üzerinden ilerleyen uçaklar, İran hava sahası yakınlarında aniden radarlardan silindi. Büyük gövdeli bu uçaklar, resmiyette Lüksemburg’a uçuyordu. Ama hiçbirinin Avrupa hava sahasına geçiş yaptığına dair bir kayıt yok. Yani belirtilen son nokta sadece bir kağıt üstü oyunu olabilir.

Kilit Soru: Ne Taşıyorlardı?

Kilit Soru: Ne Taşıyorlardı?

Boeing 747 tipi uçaklar, askeri lojistikte sık kullanılan, geniş kapasite sunan dev kargocular. Uzmanlar, böylesine hassas bir dönemde bu uçakların “tesadüfen” İran’a yakın bölgede kaybolmasının mümkün olmadığını düşünüyor. Silah, mühimmat, hassas askeri teknoloji ya da İran’dan alınması gereken gizli ekipman veya personel... Somut bilgi yok, ama şüphe çok.

Çin’in bu dönemde İran’la bağlarını iyiden iyiye artırması da dikkat çekiyor. İran, Batılı yaptırımlara rağmen petrolünü büyük ölçüde Çin’e satıyor. Bu ticaret; radarlarını kapatan, iz bırakmamak için ‘karartılmış’ tankerlerle yürütülüyor. Paralar ise dolar yerine Çin Yuan’ı üzerinden ödeniyor. İran’ın bu para biriminde hapis kalması ise Pekin lehine “finansal bir tuzak” olarak yorumlanıyor.

  • Kargo uçaklarının bir amacı askeri destek olabilir.
  • Sadece teçhizat değil, hassas personel veya bilgi transferi de gündemde.
  • Transponder kapatan bu uçaklar, İran-Çin arasında petrol kaçakçılığı yapan tankerlere benziyor.

Bir başka kritik ayrıntı; İsrail’in esas olarak İran’ın petrol altyapısına, özellikle de Harg Adası’na saldırmasıydı. İran’ın Çin’e yaptığı izsiz petrol ihracatı en çok burada yoğunlaşıyor. Eğer bu altyapı sekteye uğrarsa; Çin hem petrolsüz kalır hem de mevcut ticaret ağı zarar görür. Uçakların tam bu saldırıların hemen sonrasına denk gelmesi, zamanlamanın rastlantı olmadığını gösteriyor.

Bir grup güvenlik analistine göreyse; kargo uçaklarında mühimmat, insansız hava aracı (İHA) bileşenleri veya bunun gibi stratejik teknoloji bulunuyor olabilir. Hatta bazı iddialarda, nükleer ile ilgili malzeme taşındığı dahi ileri sürülüyor. Ancak net bilgiye sahip olan yok. İstihbarat kaynakları da, Çin ve İran’ın özellikle bu tür hareketlerde iz bırakmadan çalışmayı tercih ettiklerini belirtiyor.

Bölgedeki bu tür hareketlilikler; askeri ve ekonomik çıkarların, şeffaf olmayan yöntemlerle örtüştüğü hassas bir tabloya işaret ediyor. İran-Çin arasındaki sıkı iş birliği ve yaşanan kısıtlı bilgiler, bu uçuşları sadece sıradan bir ticari hareket olmaktan çıkarıyor. Ne taşındığı, gerçekten Lüksemburg’a mı yoksa Tahran’a mı gidileceği önümüzdeki dönem bölgesel dengeler açısından kritik önemde olabilir.

0 Comments

Write a comment