Çin'in Gümrük Vergisi Politikaları Değişmiyor
Son dönemde ABD ve Çin arasında ticarete dayalı gerilimler iyice kızıştı. Amerika Birleşik Devletleri, Çin'den yapılan ithalata toplamda gümrük vergisi oranlarını %104'e kadar çıkardı. Elektronikten otomobile, tekstilden teknolojiye neredeyse her kategoride yüksek oranlarda vergi uygulanıyor. Bununla birlikte, Çin'in ABD'ye misilleme kapsamında getirdiği %10'luk ek tarifeler oldu. Peki, Çin kendi tarafında nasıl bir politika izliyor?
Çin Ticaret Bakanlığı çok net konuştu: Ne kadar baskı veya artan vergi olursa olsun, Çin ithalat gümrük vergisi oranlarında şu anda köklü bir değişim düşünmüyor. Politikada istikrar ve öngörülebilirlik mesajı vererek, dışardaki çalkantılardan etkilenmediklerinin altını çiziyorlar. Bu tutum hem uluslararası yatırımcıya hem de yerel üreticilere daha güvenli bir tablo sunmayı amaçlıyor.
Kısmi KDV İndirimi ve Diğer Vergi Avantajları
Ancak 2025 yılı itibarıyla, ithalat KDV oranlarında küçük çapta güncellemeler gündeme alındı. Daha önce %9 veya %13 olarak uygulanan KDV oranlarının bazı kategorilerde %10 veya %16'ya çekilmesi bekleniyor. Buradaki hedefin özellikle tarım ürünleri, lüks mallar ve teknolojiye özel bazı alanların maliyetlerini yönetilebilir seviyelere indirmek olduğu görülüyor. Yani, genel ithalat vergisi çizgisinde bir oynama olmasa da, bazı sektörlere dönük düzenlemeler devam ediyor.
Bunun dışında, Çin'in serbest bölgelerinde faaliyet gösteren şirketlere uyguladığı %15 kurumlar vergisi avantajı da uzatıldı. Serbest bölgeler, özellikle yabancı yatırımcıya cazip koşullar sunuyor ve Çin ekonomisine teknoloji transferi ile yeni istihdam anlamında katkı sağlıyor. Uluslararası şirketler bu avantajı kullanarak birçok faaliyetini Çin'de yürütüyor. Ticaretin yoğun olduğu liman şehirlerinde vergi avantajının sürmesi hem ihracatçı hem ithalatçı şirketlerin elini rahatlatıyor.
ABD ile süren bu ticari çekişmeye rağmen Çin, kendi iç pazarını kontrollü ve istikrarlı şekilde korumaya devam ediyor. Gümrük vergilerinde kademeli ve küçük adımlar dışında radikal bir değişiklik planı olmaması, Çin'in ekonomiyi dışsal baskılardan bağımsız biçimde yönetme isteğinin net bir göstergesi.
0 Comments